MALİYET-FİYAT-KÂRLILIK DÖNGÜSÜ

Maliyet çalışmalarımızda doğru maliyet ve fiyatlama ile optimum kâr rakamlarına ulaşmak hedeflenmektedir. Sınai işletmelerde maliyetin %75-%90 hammaddeden oluşmaktadır. Enerji, işçilik ve diğer sarf giderlerini de göz önüne aldığınızda işletmelerin etki edebileceği alan, yani “dönüştürme maliyet-conversion cost” oldukça daralmaktadır.

Bir işletmede maliyet çalışmalarından önce altyapı hazırlıklarını tamamlamak gerekir. Kâr merkezlerinin belirlenmesi, iş akışlarının incelenmesi, hammadde ve sarf malzeme girdilerinin kâr merkezleriyle ilişkilendirilmesi vb sistemsel kurguların tamamlanması gereklidir. Faaliyet tabanlı maliyet analizi ile işletmemizi daha iyi tanıyıp, müdahale edilmesi gereken bölüm ve işlemleri tespit edip, sabit ve değişken maliyetlerinizi doğru sınıflandırarak başa baş noktasını belirleyip rekabet gücünüzü arttırabilirsiniz. Tüm şirkette zaman ve madde israfını en aza indirip verimliliği arttırmak maliyet çalışmalarının en temel sonucu olmaktadır.

Oligopol bir piyasada üretici olmadığınız sürece fiyat genellikle piyasa tarafından belirlenmektedir. Birçok büyük piyasada da hammadde fiyat endeksleri bağımsız kuruluşlarca, bir anlamda borsa mantığında takip edilmektedir. B2B iş ilişkilerinde hem üreticiler hem de müşteriler bu borsalarda oluşan hammadde fiyatlarını takip etmekte ve kontratlarını bu fiyatlar üzerinden yapmaktadırlar. (ICIS (Independent Commodity Intelligence Service), LME (London Metal Exchange)) Bu sebeple, maliyetin en büyük kısmının tüm piyasa tarafından biliniyor olması, doğru maliyet kurgusu ve takibinin önemini daha da arttırmaktadır.

Yapılan satışlarla, doğru kurgulanmış maliyetlerinizi karşılaştırarak da ürün ve müşteri detayına kadar inip işletmeniz için anlamlı gruplamalarla doğru kârlılık analizi yapabilirsiniz. Kârlılığı arttırmanın bir yolu da zararda olan ürün ya da müşteriyi ayıklamaktır. Zararlı ya da düşük kârlı satışları elemine edebilmek en az maliyeti düşürme çalışmaları kadar etkili sonuçlar vermektedir.   

- Mustafa Kılcı